Over kanseri tedavisi
Yumurtalık kanserinde erken teşhis hayat kurtarıyor. Tanıda, klasik yöntemlerin yanı sıra yeni yöntemlerin de kullanılması öneriliyor
Over (yumurtalık) kanseri; kadınlarda en sık rastlanan beşinci kanser türüdür ve jinekolojik kanserler arasında da ikinci sıklıkta görülmektedir. Dünyada yılda 190 bin yeni over kanseri olgusuna tanı konduğu tahmin edilmektedir. Over kanserinin erken tanısı güçtür ve olguların yüzde 75'ine ileri evrelerde tanı konabilmektedir. Over kanseri hastalarının iyileşme şansı, tanı sırasında saptanabilen hastalığın yaygınlık derecesine bağlıdır. Erken evrede ve lokal hastalık saptanan olguların yaşama şansı, uzak metastaz (yayılma) saptanan olgulardan üç kat daha fazladır. Bu nedenle erken tanı ve tarama testleri çok önemlidir. Over kanseri tanısında; pelvik muayene, ultrasonagrafi ve CA125 ölçümü en sık kullanılan yöntemlerdir. Over kanseri taramasında standart olarak yapılan pelvik muayene, hastalığı belirlemede yetersizdir. Ultrasonografi ise yıllık olarak yapıldığında hastalığın daha erken evrede belirlenmesini sağlayabilir ama over hacminin normal olduğu olgularda, over kanserini belirlemede etkili değildir.
DEĞERLENDİRME ÖNEMLİ
CA125, over kanserinin taramasında kullanılan bir tümör belirleyicisidir. Ancak tek başına CA125'in duyarlılığı ve belirleme oranı; hem premenopozal (menapoz öncesi), hem de postmenopozal (menopoz sonrası) kadınlarda düşüktür. CA125, birçok jinekolojik ve jinekolojik olmayan durumlar yüzünden yükselebilir. Özellikle premenopozal dönemde, birçok yaygın jinekolojik hastalıkta yükselme eğilimi olduğu için test sonuçlarının dikkatlice değerlendirilmesi gerekir. CA125 dışında birçok yeni tümör belirleyicinin over kanserinde arttığı saptanmıştır. Bunlar; osteopostin, CA72-4, EGFR, ERBB2 (Her-2), activin ve İnhibin'dir. Son zamanlarda SMRP ve HE4 adlı iki tümör belirteci daha bulunmuştur. Son araştırmalar yeni HE4 tümör belirleyicisinin, CA125 ile birleştirilmesinin; CA125'in ölçümüne çok önemli katkıda bulunduğunu ve bu ikili tümör belirtecini over kanserinin erken dönemde tanısı için yararlı olduğunu göstermektedir. Ayrıca CA19.9 adlı tümör belirleyici de yumurtalıkta müsinöz adeno (bir çeşit kist) CA'larda yüksek bulunabilir. Bu da, CA12.5 düşük olanlarda göz önünde bulundurulmalıdır.
YÜZDE 10 RİSK TAŞIYOR
ABD'de her yıl yaklaşık 289 bin kişi; over kisti ya da pelvik kitle (karın bölgesinde şişlik) nedeniyle hastaneye yatmaktadır. ABD'deki tüm kadınların yüzde 10'unun şüpheli over kanseri için operasyona girme ihtimali bulunmaktadır. Ancak bu kadınların yalnızca küçük bir yüzdesinde epitelyal over kanseri (yumurtalıkları kaplayan hücrelerde gelişen kanser) saptanır.
TEDAVİ İÇİN ERKEN TANI ŞART
Over (yumurtalık) kanserinin tedavisinde; tümörün operasyonla çıkarılması ve kapsamlı cerrahi sınıflama önceliklidir. Erken tanı, optimal cerrahi temizlik ve sınıflama hayati önem taşımaktadır. Evre IA ve evre IB epitelyal over kanseri tanısı konmuş kadınlarda, yalnız cerrahi tedavi ile sıklıkla kür sağlanabilmektedir. Erken dönem hastası olduğu düşünülen kadınların yüzde 30'u, cerrahi tedaviyi takiben kemoterapi alır.
KANSER SÖZKONUSU OLMAYABİLİYOR
CA125, over kanserlerinin yüzde 80'inde yüksek olarak saptanır. Ancak birinci evre olguların yalnızca yüzde 40-50'sinde yüksektir. Tersine CA125'in yüksek olduğu hastaların çoğunda over kanseri söz konusu olmayabilir. Sağlıklı kadınların yüzde 1-4'ünde CA125; eşik değer kabul edilen 35 U/mL'nin üzerindedir.
Over (yumurtalık) kanseri; kadınlarda en sık rastlanan beşinci kanser türüdür ve jinekolojik kanserler arasında da ikinci sıklıkta görülmektedir. Dünyada yılda 190 bin yeni over kanseri olgusuna tanı konduğu tahmin edilmektedir. Over kanserinin erken tanısı güçtür ve olguların yüzde 75'ine ileri evrelerde tanı konabilmektedir. Over kanseri hastalarının iyileşme şansı, tanı sırasında saptanabilen hastalığın yaygınlık derecesine bağlıdır. Erken evrede ve lokal hastalık saptanan olguların yaşama şansı, uzak metastaz (yayılma) saptanan olgulardan üç kat daha fazladır. Bu nedenle erken tanı ve tarama testleri çok önemlidir. Over kanseri tanısında; pelvik muayene, ultrasonagrafi ve CA125 ölçümü en sık kullanılan yöntemlerdir. Over kanseri taramasında standart olarak yapılan pelvik muayene, hastalığı belirlemede yetersizdir. Ultrasonografi ise yıllık olarak yapıldığında hastalığın daha erken evrede belirlenmesini sağlayabilir ama over hacminin normal olduğu olgularda, over kanserini belirlemede etkili değildir.
DEĞERLENDİRME ÖNEMLİ
CA125, over kanserinin taramasında kullanılan bir tümör belirleyicisidir. Ancak tek başına CA125'in duyarlılığı ve belirleme oranı; hem premenopozal (menapoz öncesi), hem de postmenopozal (menopoz sonrası) kadınlarda düşüktür. CA125, birçok jinekolojik ve jinekolojik olmayan durumlar yüzünden yükselebilir. Özellikle premenopozal dönemde, birçok yaygın jinekolojik hastalıkta yükselme eğilimi olduğu için test sonuçlarının dikkatlice değerlendirilmesi gerekir. CA125 dışında birçok yeni tümör belirleyicinin over kanserinde arttığı saptanmıştır. Bunlar; osteopostin, CA72-4, EGFR, ERBB2 (Her-2), activin ve İnhibin'dir. Son zamanlarda SMRP ve HE4 adlı iki tümör belirteci daha bulunmuştur. Son araştırmalar yeni HE4 tümör belirleyicisinin, CA125 ile birleştirilmesinin; CA125'in ölçümüne çok önemli katkıda bulunduğunu ve bu ikili tümör belirtecini over kanserinin erken dönemde tanısı için yararlı olduğunu göstermektedir. Ayrıca CA19.9 adlı tümör belirleyici de yumurtalıkta müsinöz adeno (bir çeşit kist) CA'larda yüksek bulunabilir. Bu da, CA12.5 düşük olanlarda göz önünde bulundurulmalıdır.
YÜZDE 10 RİSK TAŞIYOR
ABD'de her yıl yaklaşık 289 bin kişi; over kisti ya da pelvik kitle (karın bölgesinde şişlik) nedeniyle hastaneye yatmaktadır. ABD'deki tüm kadınların yüzde 10'unun şüpheli over kanseri için operasyona girme ihtimali bulunmaktadır. Ancak bu kadınların yalnızca küçük bir yüzdesinde epitelyal over kanseri (yumurtalıkları kaplayan hücrelerde gelişen kanser) saptanır.
TEDAVİ İÇİN ERKEN TANI ŞART
Over (yumurtalık) kanserinin tedavisinde; tümörün operasyonla çıkarılması ve kapsamlı cerrahi sınıflama önceliklidir. Erken tanı, optimal cerrahi temizlik ve sınıflama hayati önem taşımaktadır. Evre IA ve evre IB epitelyal over kanseri tanısı konmuş kadınlarda, yalnız cerrahi tedavi ile sıklıkla kür sağlanabilmektedir. Erken dönem hastası olduğu düşünülen kadınların yüzde 30'u, cerrahi tedaviyi takiben kemoterapi alır.
KANSER SÖZKONUSU OLMAYABİLİYOR
CA125, over kanserlerinin yüzde 80'inde yüksek olarak saptanır. Ancak birinci evre olguların yalnızca yüzde 40-50'sinde yüksektir. Tersine CA125'in yüksek olduğu hastaların çoğunda over kanseri söz konusu olmayabilir. Sağlıklı kadınların yüzde 1-4'ünde CA125; eşik değer kabul edilen 35 U/mL'nin üzerindedir.
Konular
- Kızıılcık hangi kanserlere iyi gelir?
- Kudret narı hangi kanserlere iyi gelir?
- Arı poleni hangi kanserlere iyi gelir?
- Kansere karşı on kural
- Lahana prostat kanserini engelliyor
- Kansere iyi gelen yiyecekler kansere karşı kivi uzmanlar tarafından öneriliyor
- Beslenmemize dikkat ederek anti-kanser meyve, sebze ve bitkileri kullanarak kanserden korunabilir miyiz? Hangi meyve, sebze ve bitkiler için anti-kans
- Akciğer Kanserine Bitkisel Tedavi
- Rahim ağzı kanserine beslenme önerileri
- Prostat kanseri ve domates prostat kanserine iyi gelen yiyecekler
- Kalın bağırsak kanseri için şifalı bitkiler
- Biberiye hangi kanserlere iyi gelir?
- Nar hangi kanserlere iyi gelir?
- Zencefil hangi kanserlere iyi gelir?
- Sarı kantaron hangi kanserler iyi gelir?
- Kanserli Hastaların Beslenmesi
- Kan kanserine iyi gelen bitkiler nelerdir?
- Rahim kanseri için şifalı bitkiler
- Meme kanseri ve zeytinyağı
- Kansere karşı savaşan 34 gıda
- Mide Kanseri İçin Şifalı Bitkiler
- Kanseri duanın ve inancınızın gücüyle yenin
- Kanser hastaları bunlara dikkat etmeli!
- Kanser hastasi yakinlari nasil davranmali?
- Kanser hastalarına altın öğütler
- Kanserde Psikolojik Destek
- Kanserde Psikososyal Yaklaşımlar ve İyileşmeler
- Kanserde psikolojik destek tedaviyi etkiliyor
- Meme kanseri
- Omega-3 Yağ Asitleri nasıl kullanılmalı?