Kanserojen Maddeler ve Kanser
Kanserojen madde; solunduğunda, ağız yoluyla alındığında, deriye nüfuz ettiğinde kanser oluşumuna neden olan veya kanser oluşumunu hızlandıran maddelerdir. Kansere neden olan tartışmalarda genel kanaat en çok kimyasal ajanların kanser oluşumunda birinci etken kaynak olduğu yönündedir.
O halde bazı kanserojen maddeleri şöyle sıralayabiliriz:
Karbontetraklorür- Kuru temizlemede kullanılan bir kanserojen maddedir.
Dioksan- Kozmetik sanayi ve deoderan da kullanılır.
Benzidin- Boya yapımı ve plastik sanayinde kullanılıp mesanekanseri yaptığı düşünülmektedir. Ayrıca plastik petro kimya sanayinde eritici olarak kullanılan vinil klorür ve anilin boyaları da kanserojen maddelerden sayılmaktadır.
Naftilamin-Cam sanayisi ve ağartıcılıkta kullanılır. Ayrıca gözlük camı kesiminde kullanılıp deri yoluyla geçebiliyor. Yine nükleer sanayinde önemli madde olan benzil oksitte kanserojen sayılıp bazı cins camlarda mevcuttur.
Floranilasetilamin- Yem depolamada kullanılır. Özellikle otçul formları yok edici bir maddedir.
Dimetil fenilizoanilin- Gıda renklendirici olarak kullanılır.
Nitrozoaminler- Insectısıt maddeler (böcek öldürücü ilaçlar) ve yağlayıcı bileşiklerde kullanılır.
Benzpyrene- Katran, is, sigara ve kömür dumanında bulunur. Zaten karsinojenler genellikle sigara ziftine benzer yapıda olup hidrokarbonlar olarak sahne almaktadır. İlk defa İngiltere’de baca temizleyici çalışanlarında cilt kanserine rastlanması katranı ilgi odağı haline getirmiştir. Hakeza sigara zifiri de katran içermektedir. Dolayısıyla nikotin maddesinin tek başına kansere yol açtığı söylenemez. Buna rağmen şurası bir gerçek hala kamuoyunda sigara kanserin tek müsebbibi lider gözüyle bakılıp günah keçisi ilan edilmiş durumda. Oysa sigara kanser üreten faktör olmayıp, sadece kanser eğilimini tetikleyici rol oynamaktadır.
Kansere kanserojen maddelerin yanı sıra kromozom defektleri, genler üzerindeki birtakım arızalar, genetik şifrelerin silinmesi, kromozom sayısı değişmeleri gibi anormalliklerin neden olabileceğini de hesaba katmak gerekir.
DDT- Böcek öldürücü diye bilinen bu ilacın hücre içerisinde DNA ve RNA spiral merdiven basamaklarına olumsuz etki sonucu genetik kartların bozulmasına neden olduğundan kanser yapabileceği düşünülmektedir.
Tiner- Boyacılıkta inceltici madde olarak kullanılıp hücre içi erime ve lenfosit yapımını durdurucu etkisinden dolayı kanser nedeni olarak sayılmaktadır.
Tıpta kullanılan bir takım ilaçlar- Kanser tedavisinde kullanılan ilaçların büyük çoğunluğu kanserojendir. Çünkü kemoterapi (kimyasal tedavi) ilaçlar hücreyi doğrudan tahrip etmektedir. Bu tahrip edici özelliğinden dolayı kanser hücrelerinin tamamının öldürülmesi hedeflenmektedir. Ancak kaş yapayım derken bu arada vücudun normal hücreleri telef olabiliyor.
Sakarin- Şeker yerine tatlandırıcı olarak kullanılan sakarinin karaciğere toksik zehir etkisi yaptığı ileri sürülmektedir.
Aspestos- Bu tozun akciğer kanserine yol açtığı tahmin edilmektedir.
Alkol- Özellikle alkollü içecekler karaciğerin zehir gücünü azaltıcı etken olup zehirli artık maddelerin vücutta birikmesi ihtimalini güçlendirmektedir. Aynı zamanda alkolün yağları eritmesinden dolayı bilhassa yemek borusu ve yutakta kansere neden olduğu tahmin ediliyor. O halde alkolün karaciğer ve diğer organlar üzerinde kanserojen etki yaptığını asla göz ardı etmemek gerekir.
O halde bazı kanserojen maddeleri şöyle sıralayabiliriz:
Karbontetraklorür- Kuru temizlemede kullanılan bir kanserojen maddedir.
Dioksan- Kozmetik sanayi ve deoderan da kullanılır.
Benzidin- Boya yapımı ve plastik sanayinde kullanılıp mesanekanseri yaptığı düşünülmektedir. Ayrıca plastik petro kimya sanayinde eritici olarak kullanılan vinil klorür ve anilin boyaları da kanserojen maddelerden sayılmaktadır.
Naftilamin-Cam sanayisi ve ağartıcılıkta kullanılır. Ayrıca gözlük camı kesiminde kullanılıp deri yoluyla geçebiliyor. Yine nükleer sanayinde önemli madde olan benzil oksitte kanserojen sayılıp bazı cins camlarda mevcuttur.
Floranilasetilamin- Yem depolamada kullanılır. Özellikle otçul formları yok edici bir maddedir.
Dimetil fenilizoanilin- Gıda renklendirici olarak kullanılır.
Nitrozoaminler- Insectısıt maddeler (böcek öldürücü ilaçlar) ve yağlayıcı bileşiklerde kullanılır.
Benzpyrene- Katran, is, sigara ve kömür dumanında bulunur. Zaten karsinojenler genellikle sigara ziftine benzer yapıda olup hidrokarbonlar olarak sahne almaktadır. İlk defa İngiltere’de baca temizleyici çalışanlarında cilt kanserine rastlanması katranı ilgi odağı haline getirmiştir. Hakeza sigara zifiri de katran içermektedir. Dolayısıyla nikotin maddesinin tek başına kansere yol açtığı söylenemez. Buna rağmen şurası bir gerçek hala kamuoyunda sigara kanserin tek müsebbibi lider gözüyle bakılıp günah keçisi ilan edilmiş durumda. Oysa sigara kanser üreten faktör olmayıp, sadece kanser eğilimini tetikleyici rol oynamaktadır.
Kansere kanserojen maddelerin yanı sıra kromozom defektleri, genler üzerindeki birtakım arızalar, genetik şifrelerin silinmesi, kromozom sayısı değişmeleri gibi anormalliklerin neden olabileceğini de hesaba katmak gerekir.
DDT- Böcek öldürücü diye bilinen bu ilacın hücre içerisinde DNA ve RNA spiral merdiven basamaklarına olumsuz etki sonucu genetik kartların bozulmasına neden olduğundan kanser yapabileceği düşünülmektedir.
Tiner- Boyacılıkta inceltici madde olarak kullanılıp hücre içi erime ve lenfosit yapımını durdurucu etkisinden dolayı kanser nedeni olarak sayılmaktadır.
Tıpta kullanılan bir takım ilaçlar- Kanser tedavisinde kullanılan ilaçların büyük çoğunluğu kanserojendir. Çünkü kemoterapi (kimyasal tedavi) ilaçlar hücreyi doğrudan tahrip etmektedir. Bu tahrip edici özelliğinden dolayı kanser hücrelerinin tamamının öldürülmesi hedeflenmektedir. Ancak kaş yapayım derken bu arada vücudun normal hücreleri telef olabiliyor.
Sakarin- Şeker yerine tatlandırıcı olarak kullanılan sakarinin karaciğere toksik zehir etkisi yaptığı ileri sürülmektedir.
Aspestos- Bu tozun akciğer kanserine yol açtığı tahmin edilmektedir.
Alkol- Özellikle alkollü içecekler karaciğerin zehir gücünü azaltıcı etken olup zehirli artık maddelerin vücutta birikmesi ihtimalini güçlendirmektedir. Aynı zamanda alkolün yağları eritmesinden dolayı bilhassa yemek borusu ve yutakta kansere neden olduğu tahmin ediliyor. O halde alkolün karaciğer ve diğer organlar üzerinde kanserojen etki yaptığını asla göz ardı etmemek gerekir.
Konular
- Kızıılcık hangi kanserlere iyi gelir?
- Kudret narı hangi kanserlere iyi gelir?
- Arı poleni hangi kanserlere iyi gelir?
- Kansere karşı on kural
- Lahana prostat kanserini engelliyor
- Kansere iyi gelen yiyecekler kansere karşı kivi uzmanlar tarafından öneriliyor
- Beslenmemize dikkat ederek anti-kanser meyve, sebze ve bitkileri kullanarak kanserden korunabilir miyiz? Hangi meyve, sebze ve bitkiler için anti-kans
- Akciğer Kanserine Bitkisel Tedavi
- Rahim ağzı kanserine beslenme önerileri
- Prostat kanseri ve domates prostat kanserine iyi gelen yiyecekler
- Kalın bağırsak kanseri için şifalı bitkiler
- Biberiye hangi kanserlere iyi gelir?
- Nar hangi kanserlere iyi gelir?
- Zencefil hangi kanserlere iyi gelir?
- Sarı kantaron hangi kanserler iyi gelir?
- Kanserli Hastaların Beslenmesi
- Kan kanserine iyi gelen bitkiler nelerdir?
- Rahim kanseri için şifalı bitkiler
- Meme kanseri ve zeytinyağı
- Kansere karşı savaşan 34 gıda
- Mide Kanseri İçin Şifalı Bitkiler
- Kanseri duanın ve inancınızın gücüyle yenin
- Kanser hastaları bunlara dikkat etmeli!
- Kanser hastasi yakinlari nasil davranmali?
- Kanser hastalarına altın öğütler
- Kanserde Psikolojik Destek
- Kanserde Psikososyal Yaklaşımlar ve İyileşmeler
- Kanserde psikolojik destek tedaviyi etkiliyor
- Meme kanseri
- Omega-3 Yağ Asitleri nasıl kullanılmalı?